Almancanın Önemi Nedir? Almanca Bilmek Ne Gibi Avantajlar Sağlamaktadır?

Türkiye’de Almanca Bilmek Ne İşe Yarar? Almanca Bilenler Türkiye’de Nasıl İş Bulabilir?

Alman şirketlerinde çalışmak, kalifiye eleman olmanın gerekliliklerinden dolayı herkes için mümkün değildir. Örneğin ilaç sektöründe çalışmalar yapan bir Alman firmasında işe girmek için Almanca bilmek yeterli olmamaktadır. Hatta Türkiye’de şubesi bulunmayan Alman şirketlerinde işe girmek, Almanya vizesi alma işlemleri vs. dolayısıyla çok daha zor sayılabilir. Fakat Türkiye’de yaşarken bile Almancanın önemi göz ardı edilmemelidir.

Bununla birlikte, Türkiye’de Almanca bilmek kesinlikle avantajlı bir durumdur. Çünkü Türkiye’de çalışarak Almanca bilgisini değerlendirmek bazı yollarla mümkündür. Örneğin Almanca bilen bir Türkiye vatandaşı, özellikle yaz dönemlerinde sayısı 3 milyonu aşan Alman turistler için tercümanlık hizmeti verebilir. Fakat bu mevsimsel iş yerine daha uzun vadeli bir iş talep ediliyorsa, sadece Almanca bilerek yapılabilecek tek iş müşteri hizmetleri danışmanlığıdır.

Türkiye’de ve Almanya’nın da dahil olduğu pek çok ülkede hizmet veren kuruluşlar mevcuttur. Bunlar tarafından verilen hizmetlere Almanya vatandaşları çok sayıda geri dönüşte bulunmaktadır. Dolayısıyla çeşitli kuruluşların Almanca bilen müşteri hizmetleri danışmanına ihtiyaç duyduğu bilinmektedir. Sadece Almanca konuşarak, müşterileri usule uygun olarak yönlendirmek ya da farklı destek birimlerine bağlamak yolu ile büyük kazançlar elde edilebilir.

Dolayısıyla Almancanın önemi, yeterli bilgiye ve biraz da şansa sahip olan herkes için kendini göstermektedir. Ayrıca çok eskiden, Almanca bilmeyerek bu ülkeye misafir işçi olarak gidenlerin neden gittikleri de merak edilmiş olabilir…

Almanya’ya İşçi Göçü Neden Yaşandı?

1960’lı yılların başı, Türkiye’nin Almanya’ya göç vermeye başladığı dönem olmaktadır. Bu dönemde Türkiye’den Almanya’ya göç edenler, beyin göçünden çok işçi göçünü temsil etmektedir. Bu göçün en önemli sebebi ise Almanya’nın genç nüfusundaki azalma olmuştur. Birinci Dünya Savaşı’nda ve İkinci Dünya Savaşı’nda mağlup olan bu ülke, ilk savaşın başladığı 1914’ten ikincisinin bittiği 1945’e kadar (31 yılda) yaklaşık 8 milyon insanını kaybetmişti.

Dolayısıyla Alman ekonomisinin tekrar gelişebilmesi için işçi arayışları başladı. Bunun üzerine Almanya ve Türkiye arasında, 1961 tarihinde işçi göçüne daire bir anlaşma imzalandı. Daha sonra İstanbul’un Tophane ilçesindeki Türk İş ve İşçi Bulma Kurumu’nda Almanlar tarafından bir büro açıldı. İş hayatına Almanya’da devam etmek isteyen Türkiye vatandaşları ilgili büroya başvuruda bulundu. İstanbul – Sirkeci’den kalkmış olan trendeki ilk Türkiyeli işçi kafilesi, 27 Ekim 1961’de Münih Tren Garı’na indi. İşçiler, çalıştıkları fabrikaların patronları tarafından bir süre boyunca dil kursuna tabi tutuldu.

Almancayı öğrenemeyen pek çok işçi, ne yazık ki mesleğini bırakarak ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Çeşitli yollar ile bu dili daha önceden öğrenmiş olan elemanlar ise Almanya’da kalarak zenginleşti. Böylece Almancanın önemi görülmüş oldu. 1961’den 1970’lere kadar yaklaşık 865.000 Türkiye vatandaşı Almanya’ya “Gastarbeiter” yani “Misafir işçi” olarak yerleşti. Günümüzde ise Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli insanların sayısı 2.500.000 ile 3.000.000 arasındadır. Dolayısıyla Almanya ile Türkiye’nin bağları her geçen gün daha da güçlenmektedir.

Almanca Bilmenin Diğer Faydaları Nelerdir? İşte Almanca Öğrenmek İçin Nedenler

Almancanın bilmenin yararları iş hayatında sağladığı avantajlar ile birlikte, daha başka konularda da görülmektedir. Çok sayıda olan bu avantajlardan 5 tanesi şöyle sıralanabilir:

1.       Almanca Bilmek Kültürel Bir Gelişmişliğin Göstergesidir

Bu dil, dünya üzerindeki en yaygın dillerden bir tanesi olmaktadır. Almanca yaklaşık olarak 120 – 130 milyon insanın ana dilidir. Dolayısıyla Almancanın resmi dil olarak konuşulduğu pek çok ülke mevcuttur. Bunlar arasında Almanya, İsviçre, Belçika, Avusturya, Lihtenştayn ve Lüksemburg en başta gelir. Azınlık dili olarak Almancanın resmiyet kazandığı ülkeler arasında ise Polonya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti ve İtalya vardır. Almancanın önemi, konuşulduğu ülkelerin gelişmişliğinden de anlaşılabilmektedir. Dolayısıyla Almanca konuşan ve anlayan bir kişi, bu ülkelerde yaşayan insanlar ile kolayca iletişim kurabilir.

2.       Almanca Bilmek Öğrenciler İçin Büyük Fırsatlar Ortaya Çıkarır

Almanya’nın yabancı öğrenciler için çeşitli politikaları mevcuttur. Değişim programları kapsamında ülkeye gelen yabancı öğrencilere kısa süreli çalışma izni verilebilmektedir. Dolayısıyla Almanca bilen öğrenciler bu süreçte kendilerini daha fazla geliştirme imkanına sahip olur.

3.       Almanca Bilmek Akademik Araştırma Yapmaktan Keyif Alanlar İçin Şarttır

Almancanın önemi, İngilizceden sonra en yaygın bilim dili olmasıyla da anlaşılabilir. Çünkü yayımlanan bilimsel makalelerin çok büyük bir kısmı Almancadır.

4.       Almanca Bilmek Entelektüellik Seviyesini Yükseltir

Almanca bilenler, sanat tarihi açısından hayati bir öneme sahip eserleri kolaylıkla okuyabilir. Friedrich Schiller, Wolfgang von Goethe, İmmanuel Kant ve Karl Marx gibi şahısların eserlerini okuyabilmek ise önemli bir kazanımdır. Bununla birlikte Almanya kaynaklı kitapları, dergileri ve gazeteleri okuyabilmek de iyi bir gelişim yoludur.

5.       Almanca Bilmek Medya Okuryazarlığına Katkı Sağlar

Almanca bilmenin avantajları arasındaki en önemli detaylardan bir diğeri de siber ortamda görülür. Çünkü internet ortamındaki büyük mecraların pek çoğu Almanca yayımlar yapmaktadır. Dolayısıyla edebi eserleri okuyabilmenin yanı sıra, internette de Almanca sayesinde bir hakimiyet kurmak mümkündür. Bunlar gibi daha pek çok kazanım Almancanın önemi hakkında dile getirilebilmektedir.

Almanca Öğrenmek için diğer web sayfamızı inceleyebilirsiniz. 

www.deutschstube.com